cunews-federal-reserve-s-rate-decision-crucial-for-u-s-economy-s-durability

Fed’in Faiz Kararı ABD Ekonomisinin Dayanıklılığı Açısından Önemli

Tüketici Harcamaları ve Ekonomik Göstergeler

Ücret artışının hafiflediği, salgın dönemindeki tasarrufların tükendiği ve çalışanlarını elinde bulunduran işletmelerin işgücü açığının hafiflediğini fark ettiği bir ortamda şu soru ortaya çıkıyor: Tüketici harcamaları yavaşlayacak mı? Belirsizlik sürüyor. Fed’in gecelik gösterge faiz oranını Temmuz ayından bu yana dördüncü kez %5,25-%5,50 aralığında sabit tutması bekleniyor. Odak noktası, Fed’in politika açıklamasında veya Fed Başkanı Jerome Powell’ın toplantı sonrası basın toplantısında gelecekteki faiz indirimlerinin zamanlaması ve hızına ilişkin vereceği sinyaller olacak.

“Kısıtlayıcı” para politikasına rağmen ekonominin dayanıklılığı dikkat çekti. S&P 500 endeksi rekor seviyeye ulaştı, tüketici güveni toparlanıyor ve Başkan Joe Biden yönetimi bu ilerlemeyi övdü. Ancak rakamlar netliğin ötesinde zorluklar ortaya koyuyor ve Fed’in bazı temel varsayımları sorgulanıyor. İşsizlik oranının iki yıldır nispeten sabit kalmasına ve ekonominin tahmin edilen enflasyon oranından daha hızlı büyümeye devam etmesine rağmen enflasyon oranı düştü. Powell’ın artan işsizlik ve yüksek enflasyonu kontrol altına almak için daha yavaş ücret artışına ilişkin ilk görünümü revize edildi. Fed, ekonomi potansiyelinin altında bir büyüme oranıyla “enflasyonun düşürülmesi” gerektiğini vurguladı.

Federal Rezerv Politikasının Etkisi

Pandemi nedeniyle kaybedilen işlerin toparlanması ve daha fazlasıyla belirginleşen mevcut ekonomik genişlemenin kalıcılığı, kısmen Fed’in politikasının sonucuna bağlı. Para politikasının sıkılaştırılmasının gecikmeli olarak istihdam piyasasını olumsuz etkilemesinden, üretkenlik ve arz dinamiklerindeki iyileşmelerin Fed’i güçlü ekonomik büyümeye rağmen faiz oranlarını düşürmeye sevk ettiği bir duruma kadar çeşitli senaryolar mümkün.

Para politikasının halihazırda finansal koşullar üzerinde etkisi oldu ve Fed’in tedbirine göre bu yıl öngörülen %1,4’lük büyüme oranını yıllık yaklaşık yarım puan yavaşlatma potansiyeli var. Şimdiki mesele, Fed’in, artan kredi kullanımı ve hane halkları arasında temerrütler gibi ekonomide gelişen zayıflıkları ele alırken ve değeri düşen ticari mülklere karşı kredi veren bankaların sağlığını değerlendirirken öngörülen büyüme hızını sürdürmek için faiz indirimlerini ayarlayıp ayarlayamayacağıdır. Fed yetkilileri, faiz oranlarını çok uzun süre yüksek tutmamakta kararlı ancak erken gevşemenin ve enflasyonun yeniden canlanması riskine girmenin daha büyük bir hata olacağına da inanıyor. Fed, salgının küresel tedarik zincirleri, tüketici harcama modelleri ve işe alım uygulamaları üzerindeki etkisinin etkisiyle 2022’de yüksek enflasyondan “yumuşak iniş” elde etme olasılığıyla direnç gösterdi. Powell’ın da selefleri gibi devam eden büyümeye rağmen enflasyon baskılarının kontrol altında tutulup tutulamayacağını ölçmek için bir karar vermesi gerekecek.

Faiz İndirimlerinin Zorluğu

Faiz oranları düşürülene kadar ekonominin nasıl ilerleyeceği belirsizliğini koruyor. Wilmington Trust Investment Advisors’ın baş ekonomisti Luke Tilley, ABD ekonomisinin durgunluktan kaçınacağını tahmin ediyor ancak Powell’ın 1970’lerde Fed’inkine benzer bir hata yaparak politikayı gereğinden fazla sıkı bırakma olasılığını da göz ardı etmiyor. Tilley, faiz artırımlarının gecikmeli etkisinin beklenenden daha belirgin olacağına ve enflasyonun muhtemelen Fed’in tahminlerinden daha hızlı yavaşlayacağına inanıyor. Dolayısıyla faiz indirimleri Haziran ayına kadar başlamazsa yıl sonuna kadar faizler hâlâ çok yüksek olabilir.


Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler: