cunews-germany-s-last-minute-budget-deal-ensures-debt-brake-amidst-economic-challenges

Almanya’nın Son Dakika Bütçe Anlaşması, Ekonomik Zorlukların Ortasında Borçların Frenlenmesini Sağlıyor

Ekonomik Büyüme Endişelerine Rağmen Son Dakika Anlaşmasına Ulaşıldı

Almanya hükümeti, Berlin’in yeni borç konusunda kendi koyduğu limitlere uymasını öngören 2024 bütçesi üzerinde son dakika anlaşmasına vardı. Anlaşma, bu sınırlamaların Avrupa’nın önde gelen ekonomisinde büyümeyi ve onun yeşil geçişini engelleyebileceği yönündeki endişelerin ortasında geldi. Şansölye Olaf Scholz’un üç partili koalisyonu, yakın tarihli bir anayasa mahkemesi kararının ardından borç frenini askıya alma veya yaklaşık 17 milyar avroluk (18,3 milyar dolar) tasarruf ve vergi artışı bulma seçeneğiyle karşı karşıya kaldı. Haftalarca süren gergin müzakerelerin ardından hükümetin kemer sıkmayı tercih etmesiyle bir anlaşmaya varıldı; bu, mali açıdan muhafazakar Özgür Demokratların (FDP) zaferiydi.

Borç Limitinin Askıya Alınması Olasılığı ve Ukrayna Krizi

Ukrayna’nın Rusya’nın işgaline karşı ek finansmana ihtiyaç duyması halinde borcu sınırlamaya yönelik borç freni yeniden askıya alınabilirken Scholz, hükümetin hedeflerine olan bağlılığını vurguladı. Ancak bu hedeflere daha az fonla ulaşmanın kesinti ve tasarruf gerektireceğini kabul etti. Mahkeme kararına yanıt olarak, 2024 yılında iklim ve dönüşüm fonundan 12 milyar avro kesinti yapılacak ve 2027 yılına kadar olan bütçe döneminde 45 milyar avroya varan kesintiler yapılması planlanıyor. Örneğin, devlet demiryolu şirketi Deutsche Bahn’ın yükseltmesi artık kesilmeyecek. iklim fonundan fon alacaklar ancak bunun yerine, gereksiz şirketlerdeki devlet hisselerinin özelleştirilmesi yoluyla finanse edilecekler.

Sübvansiyon ve Harçlardaki Değişiklikler

Bütçe uzlaşması aynı zamanda elektrikli otomobil satın alma primlerinin erken sonlandırılmasını, güneş enerjisi endüstrisine yönelik sübvansiyonların kesilmesini ve yeni vergilerin getirilmesini de içeriyor. Bu vergiler, iç hat uçuşlarında kullanılan gazyağı yakıtına uygulanan vergileri, çevreye zararlı plastik üretimini ve yakıt, kalorifer yakıtı ve gaza uygulanan CO2 ek ücretindeki artışı içermektedir. Özellikle iş dünyası dostu FDP, başlangıçta vergi artışlarına karşı çıkmasına rağmen CO2 ek ücretindeki artışı kabul etti. Son mahkeme kararı, hükümetin ileriye dönük olarak bütçe dışı fonlara daha az güvenmesi gerektiğini açıkça ortaya koydu.

Borç Freninin Uygunluğuna İlişkin Endişeler

Almanya, kamu açığını gayri safi yurtiçi hasılanın %0,35’iyle sınırlayan borç frenini 2009 yılında anayasasına dahil etti. Ancak ülkenin karşı karşıya olduğu ekonomik zorluklar göz önüne alındığında, frenin uygunluğu konusunda artan endişeler var. Borç freni, COVID-19 salgınına yanıt olarak zaten üç yıl süreyle askıya alınmıştı. Son mahkeme kararı, Ukrayna ihtilafının neden olduğu enerji krizi nedeniyle bu yıl için başka bir askıya alma kararına yol açtı. Scholz ve Ekonomi Bakanı Robert Habeck, 2024’te ek bir uzaklaştırma talebinde bulundu ancak Maliye Bakanı Christian Lindner, kısıtlamanın önemini vurgulayarak kısıtlamaya bağlı kalmakta ısrar etti.

Koalisyon ve Hükümet İstikrarı Üzerindeki Etkileri

Bütçe konusunda anlaşmaya varılmasındaki siyasi zafer, FDP’nin koalisyondan ayrılmaya yönelik iç çağrılarla yüzleşmesine yardımcı olabilir, çünkü partinin desteği son zamanlarda rekor düşük seviyelere geriledi. İdeolojik olarak Yeşiller ve SPD’ye daha az yakın olan FDP şu anda meclise girmek için yüzde 5’lik minimum baraj etrafında oy kullanıyor. FDP’nin koalisyonda kalıp kalmayacağına ilişkin üye anketi kısa süre içinde gerçekleştirilecek ancak bu anket bağlayıcı olmayacak. Analistler bu noktada koalisyondan ayrılmanın FDP’nin itibarına ve kriz zamanlarında algılanan sorumluluğa zarar vereceğine inanıyor. Bütçe ayrıntılarına ilişkin bazı belirsizliklere rağmen hükümetin etkili kriz yönetimi ve istikrarı övgüyle karşılandı.


Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler: